Sevgili sevgili!

Geziyorlar, öğreniyorlar, arıyorlar, hissediyorlar bulmaya çalışıyorlar. Öznesini kaybetmiş cümle, aşkını itiraf edememiş insan misali meşk ediyoruz.

Sonsuz enerji var mı ?
Dünyanın çekirdeğinde meydana gelen kimyevi patlamalar sıcak tutarken, bir yandan gök yüzünde açtığımız delikle soğuyoruz. İncelen atmosfer tabakası güneşten gelen ışınların etkisini artırarak dünyayı mikrodalga fırına benzetiyor. Süreç milyon yıllar sürebilecekken insan nüfusuna bağlı bilinçsiz tüketimin artışı bu süreci kısaltmaya ve etkisini hızla hissetmemize sebep oluyor. Pekala bu bilince ulaşan medeniyetlerin diğer medeniyetlere yaptırım uygulaması hakkaniyetli mi? sorusunu akıllara getiriyor…

Dünya içten içe sönmeye meyilli taş küre olma yolunda ilerlerken, milyonlarca para birimlerinin ve ya emeklerin uzay yatırımlarına ve uzayda hayat arayışını açıklıyor bir nebze. Gözlerimizi gökyüzüne dikmiş ve umut dolu haberleri içten içe bekliyoruz.

Düzen kurmak isteyenler ve bu düzeni yönetmek isteyenlerin, korku filmlerini aratmayan yöntemleriyle yaşıyoruz. Dünyanın bir olması ütopya olsa da dünyalıların bu dünyayı yaşatmaya uygun hareket etmeleri cennet yeryüzünün yaşam süresini uzatmasını aynı zamanda yaşam refahını artırabilecek yaşam stili sevgili sevgili…